Trendyol Süper Lig’de Fenerbahçe, Beşiktaş’ı derbide 3-2 mağlup etti. Karşılaşmanın ardından spor yazarları derbiyi ve iki takımın performansını yorumladı.
İkinci Sergen Yalçın dönemi eşittir ikinci Terim dönemi | Ben, Sergen Yalçın’ın atılmasını da neredeyse Orkun’un hareketi kadar anlamsız buluyorum. Sahaya girip o jesti yaptığında kırmızı göreceğini biliyor olmalı Yalçın. Takımının kendisine en çok ihtiyacı olan anda oyuncularını böyle yalnız bırakması amatörce bir hareket. Nedense artık Sergen Yalçın’ın Beşiktaş’taki ikinci dönemini, Terim’in Galatasaray’daki ikinci dönemine benzetmeye başladım. Her şeyi bilmeleri (bildiklerini düşünmeleri), benmerkezcil yönetim tarzları, kadrodaki hemen hiçbir futbolcuyu beğenmemeleri çok benziyor Terim’in 2002-2004’teki ikinci Galatasaray dönemiyle. (Uğur Meleke – Hürriyet)
Beşiktaş yine harakiri yaptı | Beşiktaş, oynanan futbol ve aynı şekilde gelişen maç içi senaryolarıyla Galatasaray, Gençlerbirliği, Kasımpaşa ve dün de Fenerbahçe maçlarının hepsinde öne geçip 10 puan kaybetti. Evet, çok net bu maçların hepsini kazanmalıydı. Şu anda da şampiyonluk yarışında lider Galatasaray’ın en güçlü rakibi olurdu. Ancak dünkü derbide Orkun Kökçü’nün acemice gördüğü kırmızı kart her şeyi mahvetti. (Güntekin Onay – Hürriyet)
Akıl ve öfke | “Uysallık akıllının, öfke akılsızın gücüdür…” Maç bittiğinde açık kaynaklara başvurup öfke ve sükunetle ilgili sözlere daldım, bulduğum sözler yukarıdakiydi. Hayır, Beşiktaş Kaptanı Orkun Kökçü’nün Alvarez’in bacağına kontrolsüz girişinden söz etmiyorum. Her maçta her oyuncunun başına gelebilecek, sıkça görülen olaydır. Geçmiş olsun. Buradaki öfke Sergen Yalçın’ın, akıl dışı davranışını güç olarak sahaya yansıtmasıdır. Elbette hiçbir şekilde hoş görülemeyecek, affedilemeyecek sahadaki kaptanın kaybından daha da katmerli biçimde gemi kaptanının öfkeden kayalara tırmanıp tekneyi batırmasıdır. (Attila Gökçe – Milliyet)
Tedesco galibiyeti kendine yazmasın | Beşiktaş’ın bilhassa prestij mücadelesi için dün geceki maça üst düzeyde motivasyonla çıkıp sahaya sınırsız enerji yansıtacağını tahmin etmek kolaydı. Ama bunu göz önüne almayan bir F.Bahçe vardı. 26. dakikaya kadar oyunu domine eden Beşiktaş ve de iki gol… Artık saha içi dengeler ev sahibi lehineydi. Ve o andaki görüntü, farkın da artabileceğiydi. Ama sahneye Orkun çıktı. Tam bir harakiri! (Ömer Üründül – Sabah)
Kaptan terk edince | Orkun Kökçü Beşiktaş’ın kaptanı, taraftarın büyük umutlar bağladığı kulüp tarihinin en pahalı transferi. Zaten bonservisi altında eziliyorken böylesi büyük bir maçta acemice kırmızı görmesi muhtemelen sezonun kalan bölümünde üzerindeki baskıyı iyice artıracağa benziyor. Beşiktaş’ın 10 kişi kalmasının ardından Fenerbahçe Asensio ve İsmail Yüksek’in ekstra çabalarıyla baskıyı o kadar arttırdı ki, 26. dakikadan devrenin bitiş düdüğü çalana kadar hem skoru eşitledi hem de tüm momentumu ele geçirdi. (Serkan Akcan – Fanatik)
Açtılar yolu, tam gaz gidiyorlar | Fenerbahçe ikinci 45’te, Beşiktaş’ın müthiş direnişine rağmen yarışta kalacak sonucu aldı. Rakip 10 kişi olsa bile, tribünlerin müthiş desteğine rağmen bu geri dönüş, vazgeçmemenin büyük hikâyesi. Sipeyşıl (Special One) ile geçen dertli sezondan sonra taraftarlar derbi kazanmanın keyfini, futbolcular da büyük takım olduklarını hatırladılar. Açtılar yollarını, gidiyorlar. (Gürcan Bilgiç – Sabah)
Kaptan gemiyi terk edince denge bozuldu | Orkun’un gördüğü kırmızı kart her şeyi yerle bir etti. Kaptanın gemiyi erken terk etmesi oyun dengesini tamamen Fenerbahçe’ye çevirdi. Beşiktaş’ı doğal olarak kendi yarı alanında daha sabırlı bir savunma yapabilmek dışında fazla alternatifi de kalmadı. (Ali Gültiken – Sabah)
Zor günler bekliyor! | Maçın önünde yönetim ve ‘’ibra’’ tartışmaları yaşayan, maç içinde ise yersiz kırmızı kartlarla oyunu da kaybeden Beşiktaş’ı zor günler bekliyor. Gerek mevcut yönetim ve tercihleri, gerekse takımın hâl ve gidişi Beşiktaş’ın bir türlü çıkamadığı trübülanstan kolay çıkamayacağının habercisi sanki… (Cem Dizdar – Fanatik)
Orkun Fener’e hayat verdi! | Tedesco’nun değişiklikleri tartışılabilir; özellikle gol arayan bir takımda Kerem ve Asensio’nun oyundan alınması cesur ama riskli bir tercihti. Maç berabere bitseydi, bu kararlar büyük eleştiri toplardı. Ancak futbol bazen ince detayların oyunu. İsmail’in bitmek bilmeyen enerjisi, Skriniar’ın savunmadaki liderliği, Asensio’nun yaratıcı dokunuşları ve Duran’ın kritik katkılarıyla Fenerbahçe, kabus gibi başlayan geceden çok önemli bir zaferle çıkmayı başardı. (İlker Yağcıoğlu – Takvim)