Beton, cam ve asfalttan oluşan kent labirentleri çoğumuzu topraktan ve doğanın ritminden uzaklaştırıyor. Sabahları güne alarm sesleriyle başlayıp tüm günü ekranlar başında geçirdikten sonra ilk dinlenme anlarında soluğu yine ekranlara sarılarak alıyoruz. Hal böyle olunca vücutta biriken negatif enerji, stres ve huzursuzluk hissi de artıyor. Doğadan uzaklaştıkça aynı zamanda kendi doğal ritmimize yabancılaşıyor ve şehrin karmaşasında kendimize çıkar yol bulmakta zorlanıyoruz. Oysa toprağa dokunarak ve doğaya temas ederek tüm bu olumsuz etkiyi tam tersine çevirmek mümkün. Hem de kalabalık kent dokusunun tam göbeğinde ve modern evlerimizin içinde…
İşte kent yaşamında sizi ve ruhunuzu besleyerek doğaya yaklaşmanızı sağlayacak pratikler!
Toprakta Yürümek Şehir yaşamında toprağa temas etmenin en kolay yolu elbette toprağa basmak. Vücuttaki negatif enerjinin doğrudan toprağa akmasını sağlayan bu aktiviteyi yeşil alan gördüğünüz her yerde yapmanız mümkün. Evin yakınındaki bir parkta, bir bahçede veya bir ormanlık alanda ayakkabılarınızı çıkarıp çimlere basarak doğanın enerjisini alabilirsiniz. 5-10 dakikalık kısacık sürede bile vücudunuzdaki stres seviyelerini hızla düşürebilir, üzerinizdeki fzla statik elektrikten kurtulabilirsiniz. Suya Bakmak Suya bakmanın ruh halini yatıştırdığı ve insana huzur verdiği doğru. Özellikle stresli anlarda zihninizi sakinleştirerek olaylara daha sakin bir açıdan bakmak için suya bakma tekniğini uygulayabilirsiniz. Bu adım için öyle sanılanın aksine deniz veya nehir kenarı bir kentte yaşamanıza da gerek yok. Bir süs havuzu, bahçedeki fıskiyeler, hatta bazen yağmurun sesi bile üzerinizde benzer bir etki yaratarak ruhunuzu dinlendirmenize yardımcı olabilir. Doğal Malzemelere Dokunmak Günlük hayatta üzerimizde biriken stresin bir kısmı çoğunluğu plastik ve yapay malzemelerden kaynaklanır. Bunların yerine doğal dokular koyduğunuz zaman kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Örneğin; keten ve pamuklu giysiler, ahşap mutfak gereçleri, doğal taş objeler ve deniz kabuğu gibi dekoratif ürünler sizi doğaya yaklaştırabilir. Bu malzemelere bilinçli olarak dokunmak ve onların dokusunu hissetmek, doğanın enerjisini yaşam alanlarına taşır. Evde Yeşil Alan Yaratmak Şehirde doğayı daha sık görmek için doğayı kendi yaşam alanına taşımak harika bir çözüm. Bunun için evin bir köşesinde yeşil alan oluşturabilir ve bitkilere yer açabilirsiniz. İster balkonda ister pencere önünde kuracağınız küçük bir bitki köşesi bile şehrin karmaşık dünyasından sıyrılmanızı sağlayabilir. Eğer yeriniz varsa nane, fesleğen, biberiye gibi bitkiler yetiştirerek daha sonra bunları yemek yapma aşamasına da dahil edebilirsiniz. İlgi ve alakayla bitkilerin büyüyüp serpildiğini görmek, doğanın mucizelerine tanıklık etmenizi sağlayarak sizi rahatlatabilir. Güneş Molası Vermek Güneş, vücudun ve ruhun en önemli gıdalarından biridir. Güneşten gelen sıcak enerji hem D vitamini ihtiyacını karşılar hem de modu yükseltir. Özellikle kış aylarında güneşte 10-15 dakika vakit geçirmek, mevsimsel rahatsızlıkların ve depresyonun önlenmesine de yardımcı olabilir. Gün içinde pencere kenarında, balkonda ya da dışarıda güneş altında vakit geçirerek doğanın temel enerji kaynağına bağlanabilirsiniz. Kompost Yapmak En doğa dostu aktivitelerden olan kompost yapmak, evdeki organik atıkları değerlendirmenin harika bir yolu. Uygun ekipmanlar yardımıyla kolayca yapacağınız kompost sayesinde mutfaktaki yumurta, kağıt, meyve sebze artığı gibi organik atıkların tümünü toprağa geri kazandırabilirsiniz. Bu sırada hem karbon ayak izini azaltabilir hem de elde ettiğiniz altın toprakla evdeki bitki bakımını hızlandırabilirsiniz. Kent Parklarını Keşfetmek Şehirler ne kadar kalabalık olursa olsun her birinde mutlaka büyüklü küçüklü yeşil alanlar ve parklar mevcut. Bu nedenle haftada birkaç kez yakınlardaki bir parka gitmeyi alışkanlık haline getirmek, mükemmel bir seçenek. Sadece bir banka oturup kuş seslerini dinlemek veya gökyüzünü izlemek bile, doğayla bağınızı yeniden güçlendirebilir. İşe giderken yürüyüş yolunu değiştirerek yeşil alanlardan geçmek için kendinize bahane üretebilir, evde spor yapmak yerine yakınlardaki parklara gidebilir ve doğada olmanın getirdiği huzuru hissedebilirsiniz. Açık Hava Etkinliklerine Katılmak Açık havada etkinliklere katılmak, doğada vakit geçirirken aktif kalmak için biçilmiş kaftan. Üstelik bu noktada tercih edeceğiniz birbirinden farklı aktiviteler var. İlk akla gelen açık havada egzersiz yapmak veya kitap okumak olsa da aslında mantar toplamak, şehir bahçeciliği projelerine katılmak veya sahil temizliği yapmak da tercih edebileceğiniz seçeneklerden. Tüm duyuları aynı anda harekete geçiren ve doğayı içselleştirmeye yardımcı olan bu tür aktiviteler sayesinde mutluluk duyacak yepyeni anlar yaratabilirsiniz. Dijital Detoks Yapmak Günümüzde doğadan uzaklaşmanın birincil kaynağı, sürekli elimizde tuttuğumuz dijital ekranlar. Bu nedenle haftada birkaç saat mutlaka dijital detoks yapmanız önemli. Bildirimleri kapatıp telefonları elinizden bıraktığınız zamanlarda açık havada vakit geçirebilirsiniz. Bu bilinçli tercih, hem doğanın üzerinizdeki olumlu etkisini artırır hem de dijital dünyanın getirdiği anksiyete ve yetersizlik hissi gibi sorunların önüne geçmeye yardımcı olabilir. Sadece açık havada nefes almak ve olduğunuz yere odaklanmak bile yeterli gelebilir. Evde Doğal Kokular Kullanmak Doğanın kokusunu eve alarak doğaya yaklaşmak da bir yöntem. Üstelik kimyasal ve katkı maddeli oda kokularının yerine koyacağınız doğal kokular sağlığınızı da olumlu etkiler. Birkaç damla lavanta yağı, limon kabuğu ya da biberiye kullanarak evde doğal bir atmosfer oluşturabilir ve kokulardan gelen yatıştırıcı etkiyi derinden hissedebilirsiniz. Koku duyusu üzerinden kurduğunuz bağ sayesinde doğanın huzurunu evinize taşıyabilirsiniz. collectionsGaleri için tıkla
The post Doğayla bağlantımız koptu mu? Şehir yaşamında toprakla temas etmenin yolları appeared first on Uplifers.
