Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nin 3. haftasında konuk ettiği Almanya’nın Stuttgart ekibini 1-0 mağlup etti. Spor yazarları Fenerbahçe – Stuttgart maçını değerlendirdi.
Avrupa’da farklı oynuyor | Uğur Meleke
Fenerbahçe’de 9 resmi maça çıkan Tedesco bunların 5’ini kazandı, Dinamo Zagreb yenilgisi, Kasımpaşa-Alanya-Samsun beraberlikleri ve kötü oyunlar da var karnesinde. Ancak Nice ve Stuttgart maçlarına bakarak rahatlıkla şunu söylemek mümkün: Fenerbahçe Avrupa’da farklı oynuyor.
Fenerbahçe Avrupa’daki 2 sükseli galibiyetinde lider Skriniar başrolde. Dün de penaltıyı kazandı Slovak kaptan. Nene çok çalışkan. Kerem gollerini sürdürüyor. Ayrıca Tedesco’nun yeni orta sahası da her geçen gün verimliliğini artırıyor: Dün mücadeleleriyle İsmail-Edson ve kalitesiyle Asensio yine iyileri arasındaydı sahanın. Sarı lacivertlilerin fonksiyonsuz Amrabat-Fred-Szymanski orta sahasından böyle bir üçlüye geçişi son derece olumlu. (HÜRRİYET)
Ve barıştılar… | Gürcan Bilgiç
Fenerbahçe rakibini mümkün olduğunca ikinci bölgede tutarak kalesine darbeli getirdi, süratli oyuncularını boş alanda topla buluşturmaya çalıştı, bunun semeresini de hem elde ettiği pozisyonlar hem de değerli bir galibiyetle aldı. Avrupa Ligi’nde kazanarak devam etmek kadar önemlisi pazar günkü lig maçı sonrasında taraftarla tekrar barışmaktı. Tribünler dolunca oyuncular da buna mücadeleyle karşılık verdi.
Oyun daha kolaylaşabilir, maçın sonu daha az stresli yaşanabilirdi; Danimarkalı hakem doğru bir gününde olsaydı… Alvarez’e yapılan faulde kırmızı çıkmadığı gibi En-Nesyri’nin düşürülmesinde de kırmızı vermemek için faulü ters çaldı. Kritik anlarda çaldığı düdüklerle Stuttgart’ı baskıdan kurtardı. Verdiği penaltı VAR olmasa geceyi kabus yapacaktı. Yani her kulvarda hakemi de yenmek için oynayan bir Fenerbahçe takımı var.
Tedesco’ya tam not | Ömer Üründül
Öncelikle Tedesco dün ilk defa benden tam puan aldı. Nihayet Talisca’yı kulübeye çekti, şart olan sağlam Alvarez-İsmail ikilisini orta sahada görevlendirdi. Taktik olarak da rakibe boşluk bırakmayan, alan daraltan savunma fırsat buldukça da hücum girişimlerinin işlerlik kazanması. Bir de skor avantajı yakalanınca daha elverişli bir ortam oluştu.
İkinci yarıda rakibin daha yüksek tempo ile baskı uygulayacağı belliydi. Ama seyircinin de itici gücü ile futbolcular sınırsız enerjileri gündeme getirerek alışılmış fizik gücü eksikliklerini en aza indirdiler. Ve sonuçta da çok önemli ve takıma öz güven kazandıracak 3 puan geldi.
Tedesco’nun değişiklikleri de yerindeydi. Girenler de zaten son bölümde faydalı oldular. (SABAH)
Alman’a Alman gibi oyun | Halil Özer
İlk yarı enteresandı. Peki neden? Çünkü Fenerbahçe’yi bu sezon ilk kez bu kadar kontrollü ve taktik disiplin içinde gördük. Sanki Tedesco herkese ev ödevi vermiş ve onlar da evde bu ödevleri ezberlemiş gibiydi. Bir tek hata yapmadılar. Rakibe tek bir gol pozisyonu vermediler.
İkinci yarı farklı geçmedi. Müthiş bir savunma anlayışı ve disiplinli futbol. Alman futboluna karşı bire bir Alman futbolu ile karşılık verdi Fenerbahçe. Ama şu var ikinci yarı öyle bir futbolcu çıktı ki sahneye inanılmaz bir mücadele örneği sergiledi. Meksikalı Alvarez ilk yarı zaten kötü değildi ama 2. yarı 45+7 dakika neredeyse canını ortaya koydu.
Meksikalı gazeteci bir arkadaşım var. Bundan bir ay önce onunla konuşmuştum. Ona Alvarez’i sordum. “Manyağın teki” demişti. Bu yorumu dün daha iyi anlamış olduk. Tabii savunma katkısı müthiş olunca Skriniar ile Jayden da inanılmaz rahatladı. Tabii bu isimlere İsmail’i ekleyince ortaya geçilmez, taviz vermez, pes etmez bir Fenerbahçe çıktı. (MİLLİYET)